Sahi, KAÇ YÜZLÜYÜZ?
Derler ya..
“Manzaraya talipsen,yokuşunda yorulmayı göze alacaksın”
Düşündünüz mü?
Talip olduklarınızı…
Göze aldıklarınızı..
Ya da yorulduklarınızı!
Yoran zaten çok o ayrı ama…
Ama’ların ötesinde yaşamın her anı bizi sürekli sınıyor..
Bazen zorluyor…
Bazen tetikliyor..
Bazen öyle akışına bırakıyor…
Geçen yakın bir dostum aradığında…
“Yaaa yazdıklarını okuyorum…Bazen öyle beylik lafların var ki. Üzerime mi alayım, ders mi alayım bilemedim inan” deyince..
Gülümsedim..
Bıyık olmasa da altından altından…
Ne diyeyim şimdi buna..
Gerçi netimdir..
Öyle yüzüne bakıp..
“canımmmmm ya” harika..”geyiğinin tam aksine beynindekini, ruhundakini okuyuveririm insanın…
Bu sadece hislerinle ilgilidir…
Çünkü bilirsin..
İnsan çok yüzlüdür..
‘İki yüzlüsün’ tanımı bile yetersiz kalır bazen…
Gerçi aklından geçeni söylediğinde kimine göre bu patavatsızlık oluyor…
Veya sadece bakabildiği dar pencereden algıladığı o kadar…
O yüzden alayı…
‘Kaderimse çekerim’in içinde boğulup kalıyor.
Kendine bile dürüst olamıyor..
Oysa biraz aklında tutabilse…
Mevlam’ın “Ya göründüğün gibi ol ya da olduğun gibi görün” sözlerini..
Günün koşullarında bunu bile derinlemesine sorguluyoruz…
Gerçekten göründüğümüz gibi olmayı istiyor muyuz?
Olduğumuz gibi görünmeyi?
Samimimisiniz kendinize?
Duyar gibiyim yine..
“Ne çok soru sordun?” diye..
Eeee sizde sorun kendinize..
Sormaya devam edin..
Nasılsa elinizde malzeme çok..
Selda Ertürk
Uluslararası Hipnoz Eğitmeni-Uzmanı
Almanya