Rodin’in düşünen kadınından RETORİK bombalar !
“Diyalog, her kelimenin önemli olduğu yalın bir dildir.” diyor Sol Stein…
Öylemi gerçekten.
Kurabiliyor musunuz o diyaloğu?
Ya da kelimeleri yan yana getirebiliyor musunuz?
Sözcükler birikip bir anlam oluşturabiliyor mu?
Sonrasında kullandığın dil..
Anlattıkların senin dilin mi?
Sana mı aitler?
Yine ne çok soru, mu, mi, musun’lara boğdum girişi.
Derdim elbet öyle entel dantel muhabbetiyle..
Özgün ifadelerle, ‘Rodin’in düşünen kadını’ havaları atmayacağım..
Sadece kontrol etmeye çalışıyorum şu diyalog mantığını.
Hatta direkt iç diyoloğumu..
Tamam üstad diyor..
İç sesimde…
Ruhum zaten amuda kalkmış tepiniyor..
Beynimin içine ediyor….
Neymiş…
Kendimle hep olumlu konuşacak mışım?
İyi de öyle olmuyor ki kardeş..
İhtiyaç duyduğumuzda camı kırıp alamıyoruz ki…
Yok diyalog tevazu olmadan olmazmış!
Yok kurguda ki diyalog, karakterlerin birbirine yaptıkları şeylermiş..
Tamam İngiliz İrlanda karışımlı Elizabeth Bowen’de kendince haklı..
Retorik bombalarda atmıyoruz ki..
Altı üstü..
Malumunuz benim ruhumla diyalog depreşmesi işte..
Birbirimizle itişip kakışınca düşman olunca da diyalog kuramıyoruz ki..
En iyisi ben yine yapayım yazı günü yalakalığı mı…
Yazmak sanat..
Bak bu kültür..
Hatta “şu dengeyi kurup içimizdekini göstermeliyiz’ falan demeliyim..
Sanırım ikna oldu gibi..
Eeee o zaman atalım bir retorik bomba…
Ele alalım güzel sözleri..
Hitabeti…
Hatta söz sanatlarında yapalım master’i…
Sonrasında bastıra bastıra tekrar anlatırız diyaloğu..
Yeter ki iki tarafta değişmeye istekli olsun…
Dimi ama Thich Nhat Hanh..
Sende haklısın..
Haaa merak ederde sorarsanız kim bu Hanh..
Vietnamlı bir Zen Budist rahip..
Diyaloğu kurabilenlerden…
Selda Ertürk
Uluslararası Hipnoterapi Eğitmeni-Uzmanı
Almanya