Yeni yılda yeter ki İNSANLIĞIMIZDAN çıkmayalım!
Tam yeni bir yıla girerken şu son bir yılı, haftaları öyle üzüntülerle geçirdik ki!
Elbet en büyük arzum sağlık, tebessüm, güzel kazançlar…
Ve umutla başlamak..
Tüm umutsuzluklara, olumsuzluklara rağmen…
Ne güzel söyler Andre Gide..
“Umutsuzluk nedeniyle korkup kaçma. Umut umutsuzluğun ötesindedir. Aş, yürü, geç onu. Karanlık geçidin ötesinde ışık bulacaksın.”
Çoğumuz arıyor o ışığı…
Ötesinde berisinde…
Bazen tüm dileklerin dahada ötesine ihtiyaç oluyor.
Yaşadıkça, gördükçe aslında daha da sıkı sarılıyorsun gerçeğine..
Daha geçtiğimiz günlerde..
12 evladı şehit verirken…
Kime neyi nasıl söyleyeceksin?
Gerçekten ateş düştüğü yeri yakarken…
Kime nasıl iyi bir yıl dileyeceksin?
Kolay değil…
İnanın çok zor hemde..
Acıyı inanın kaybedenler bilir.
İşte o zaman hemen aşıp yürüyemiyoruz..
Zamana ihtiyaç oluyor..
Ve içinde harmanlanıyoruz o zamanın..
Biz çoğumuz günlük hayata adapte olmuş..
O teranede gidip gelirken…
Sıvasız, kerpiç evlerde ki o tarifsiz üzüntü derin bir iz bırakmaya hep devam edecek..
Aklıma geleni işte böyle plansız programsız ne geçiyorsa karalıyorum.
Sözde geride bıraktığımız yıla dairlerim vardı kafamda.
Ancak satır aralarında ki duygularla bulduğum kapı buydu…
Yeni yıla dair patlatacağız konfetileri…
Bakacağız günübirlik seyri sefaya…
Üstüne gün boyu dikdörtgen kadrajlara hapsettiğimiz yaşamımızın çakma söylemlerini DM lerden, sosyal medyalardan, whatsapp’ dan yollayıp duracağız..
“en içten dileklerimle kutluyorum ları’…
Çoğu selam vermekten aciz iken, ne de severiz ya bu iletişimleri..
Yiyip içeceğiz öylesine hatırlayamayacağız belki bir sonraki sabaha zil zurna…
Ama unutmayın herkes kendi gerçeğine uyanacak sabahında…
Savaşı, depremi, terörü, ekonomik sendromlarıyla ‘merhaba’ diyeceğiz yeni yılın sabahına…
Yine de…
Elbet umutlarım var..
Unutma, unutturmama adına..
Beklentilerim de var..
Yeter ki yeni bir yılda insanlığımızdan çıkmayalım…
En büyük dileğim bu..
Selda Ertürk
Uluslararası Hipnoz Eğitmeni-Uzmanı
Almanya